Akşener, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin'i kürsüye davet etti
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuşuyor.
Akşener, Basın Kanunu'nda yapılacak değişikliğe tepki gösteren meslek örgütleri adına konuşması için Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin'i kürsüye davet etti.
Gazete Duvar’da yer alan habere göre, Bilgin konuşmasında, "Sayın milletvekilleri hafta sonları veya zaman zaman memleketinize gidiyorsunuz ve gittiğinizde de gazete bürolarını ziyaret ediyorsunuz. Oradaki dostlarınızla görüşüyorsunuz. Bu kanun çıkarsa önümüzdeki 6 ay onları daha sık ziyaret edin. Çünkü 6 aydan itibaren ziyaret edecek Anadolu'da ne gazete, ne gazeteci bulabileceksiniz. Anadolu'daki gazetelerinin kapılarına kilit vurulacak. Kanunun belirli maddeleri gözden kaçırılıyor bu yasayla.
Buradan selam olsun istibdada karşı mücadele edenlere. Selam olsun Cumhuriyet’in tüm değerlerini hayatı pahasına koruyanlara. Selam olsun her şeye rağmen basın özgürlüğü için savaş verenlere. Yaşasın hürriyet, yaşasın özgürlük, kahrolsun istibdat, kahrolsun sansür" dedi.
Akşener'in konuşmasından satır başları şöyle:
"Bugün maalesef gittikçe daha da derinleşen bir devlet krizinin tam ortasındayız. Bugün Türkiye'de hukuku ve adaleti kirli emellere alet ediyorlar. Bugün Türkiye'de kadınları sahipsiz bırakmaya çalışıyorlar. Bugün Türkiye'de bir kadını bir evladı acısı hala yüreğimizde sızlayan Pınar kızımızı vahşice aramızdan alan bir katile haksız tahrik indirimi uyguluyorlar. Yani bugün Türkiye'de bir psikopatın 14 yıl sonra sokaklarımızda gezebilmesine göz yumuyorlar. Kadın katillerine cesaret veriyorlar, yüreklendiriyorlar, yazıklar olsun hepsine. Türk yargısı için utanç vesikası olarak anılacak bu kararda onayı olan, imzası bulunan herkesi bugün Allah'a havale ediyorum ama yarın iki elim de yakalarında olacak. Umarım bir gün bu katillerin, bu psikopatların sadece başkalarının çocuklarını, kardeşlerini, eşlerini değil, bu karara imza atanlar size sesleniyorum sizin de çocuğunuzu, kardeşinizi, eşinizi bulabileceğinin farkına varırsınız. Umarım bir gün o adalet terazisinin size de lazım olabileceğinin farkına varırsınız.
Neymiş dezenformasyonla mücadele edeceklermiş, neymiş sosyal medya yalancıymış. Çünkü onlara göre yolsuzluk yok, haberi yapan yalancı. Aslında sığınmacı sorunu da yok, var diyenler yalancı. Ekonomide her şey tıkırında, ekonomi kötüye gidiyor diyenler yalancı. Bu yasa internet sitelerini hizaya çekme yasasıdır. Bu yasa televizyon ve gazetelere üzerinde kurulan baskıyı internete taşıma sevdasıdır. Bu yasa yeni bir RTÜK oluşturma çabasıdır. Ezcümle bu yasa bir istibdat yasasıdır. Peki neden böyle bir yasaya gerek duydular biliyor musunuz. Çünkü korkuyorlar. Gerçeklerden korkuyorlar. Biz, "Kahrolsun istibdat yaşasın hürriyet" demeye devam edeceğiz.
13 makam uçağınız olmasına rağmen yangın söndürme uçağımız yok diyen kepazeliği unutmadık. Siz de unutmayacaksınız. Ağacına, ormanına, cennet doğasına sahip çıkan milletimizin nasıl yalnız bırakıldığını unutmadık. Siz de unutmayacaksınız, unutmayacağız ve bu sefer çok daha geç olmadan gereken önlemleri alacaksınız. Bu sefer de beceriksizliğiniz, ihmaliniz ve hatanız yüzünden aynı felaketi yaşarsak bizim de milletimizin de iki eli yakanızda olacak. Bunu da böyle bilesiniz."