Ağıralioğlu’ndan “bilinmeyen dil” tepkisi: “Kürtçe kardeşim”
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, TBMM tutanaklarında Kürtçe ifadelerin “bilinmeyen dil” şeklinde yer almasına tepki göstererek, bunun “çok rencide edici” olduğunu söyledi.
Anahtar Parti lideri Yavuz Ağıralioğlu, Adıyaman’da gazetecilerin sorularını yanıtlarken Kürtçenin Meclis kayıtlarında “bilinmeyen dil” olarak yazılmasını eleştirdi. Ağıralioğlu, ana dilde eğitimin özel teşebbüs kapsamında mümkün olabileceğini belirtirken, “resmi dil” tartışmalarının ise ülkeyi böleceğini savundu.
Adıyaman’da gazetecilerin sorularını yanıtladı
Ağıralioğlu, Adıyaman programı sırasında gazetecilerle bir araya geldi. Bir gazetecinin, “Yürütülen süreçle ilgili olarak açıklamalarınız, tavrınız ve tutumunuz belli. TBMM'de bazen Kürtçe ifadeler kullanılıyor ve 'bilinmeyen bir dil' olarak kayıtlara geçiyor. Ana dilde eğitime nasıl bakıyorsunuz?” sorusu üzerine değerlendirmelerde bulundu.
“Bilinmeyen dil denmez” sözleriyle tutanaklara itiraz
Ağıralioğlu, TBMM tutanaklarında Kürtçe ifadelerin “bilinmeyen dil” olarak kayda geçirilmesini, “çok rencide edici bir şey olduğunu” söyleyerek eleştirdi ve şu ifadeleri kullandı:
"Ha. 'Bilinmeyen dil' denmez. Bizim milletimizin dilidir, Kürtlerin dilidir. Bilinmeyen dil ne demek yani? Kürtçe kardeşim, ne bilinmeyen dili? Kürtçe yani. Bilinmeyen dil ne demek?"
Resmi dil tartışması: “Üniter devletlerde resmi dil tektir”
Ağıralioğlu, “resmi dil talebinin ise memleketi böleceğini” kaydetti. Konuya ilişkin değerlendirmesinde şu sözlere yer verdi:
"*Resmi dil talebi memleketi böler. Üniter devletlerde resmi dil tektir. İmparatorluklarda olabilir. İmparatorluk değiliz biz. İmparatorluk çağında da değiliz. Mesela Çerkezlerin de bir dili vardır, Gürcülerin de bir dili vardır, Arnavutların da vardır.
*Şimdi mesela dil talebini böyle PKK ile muhataplıkla söke söke aldık falan propagandasına konu yaparsanız, yarın mesela olmaz da, Çerkezler de hassasiyet gösterip dil istiyorlar. 'Bizim de resmi dilimiz, ana dilimiz, bizimki de korunmalıdır' diyecek Anadolu’da unsur vardır. Onlara ne diyeceğiz mesela? 'Öyle hemen veremiyoruz.
*Bir 40 bin evladımızı öldürmeniz lazım. Sonra sizi yakalayacağız, bir adaya göndereceğiz, terörist kurucunuzu.
"
Ana dilde eğitim için “özel teşebbüs” vurgusu
Ağıralioğlu, ana dilde eğitimin özel teşebbüs kapsamında mümkün olabileceğini belirterek şu açıklamayı yaptı:
"Üniversite bile açarsınız. Anaokulundan üniversiteye kadar müfredatını planlayın, kaynaklarını oluşturun, ilkokuldan başlayın, okutun, geliştirin. Üniversite denkliği Türkçe yaparsın, problem yok. Öğretin buyrun serbest.
*Ama resmi dil anayasaya girdi mi, resmi dil okullara girdi mi, böldün. Çocuklara diyor ki, 'Kürtlerin sınıfı, Türklerin sınıfı, Kürtlerin okulu, Kürtlerin takımı, Türklerin takımı'. Bölünür memleket, yıkılır memleket. O yüzden bu resmi, üniter devletlerde böyle bir şey olmaz efendim.
"
“Teröristle müzakere olmamalıdır”
Ağıralioğlu, açıklamalarında “terörsüz Türkiye” vurgusu yaparak, görüşmelerin meşru zeminlerde yürütülmesi gerektiğini dile getirdi. Konuyla ilgili ifadeleri şöyle oldu:
"*O yüzden biz Kürt deyince terörist demiyoruz, Kürt deyince PKK demiyoruz, Öcalan deyince Kürtler demiyoruz, asla denmesine de müsaade etmiyoruz. PYD deyince Kürtler demiyoruz. Biz terörsüz Türkiye’ye inanıyoruz.
*Terörsüz Türkiye lazımdır, olmalıdır. Teröristle müzakere olmamalıdır. Terörsüz Türkiye sağlanmalıdır, Kandil'in önüne mikrofon konmamalıdır.”
“Kendi milletinizle… konuşacaksınız” mesajı
Ağıralioğlu, sürecin meşru kanallar üzerinden yürütülmesi gerektiğini vurgulayarak, Kürtçeye yaklaşım ve muhataplık tartışmalarına dair şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kendi milletinizi dinleyeceksiniz. Öyle bilinmez dil değil, bilinir dil. Kürtçeyi bilen, ana dili bilenlerle oturup adam gibi konuşacaksınız. Kendi milletiniz sizin bunlar. Makul taleplerini dinleyeceksiniz; PKK’yla değil, Apo’yla değil, İmralı’yla değil, Kandil’le değil; kendi milletinizle, kendi evlatlarınızla konuşacaksınız. İnsanların anadan doğma haklarını korumak, geliştirmek, muhafaza etmek devletin görevidir” diye konuştu.