3. Dünya Savaşı senaryosunda tarafsızlığını koruyan 5 ülke
Mevcut jeopolitik ortamda birçok ülke iki ana kampa ayrılsa da, bazı ülkeler yeni bir küresel çatışmaya katılmamayı tercih edecek.
Ukrayna ve Ortadoğu'da çıkan savaşlar, bazı ülkelerin içinde bulunduğumuz yüzyılın barış ve birlik yüzyılı olduğu propagandasını çürüttü.
Daily Express gazetesinin haberine göre dünya, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana görülmemiş derecede çalkantılı bir döneme girdi.
Ancak dünyanın yaşadığı çalkantılara rağmen tarih boyunca bazı ülkeler çatışmaların içine çekilmek yerine tarafsızlığı tercih etmişlerdir. İşte bu ülkelerden öne çıkanlar:
Avusturya
Orta Avrupa'da bulunan Avusturya, 1955 Avusturya Devlet Antlaşması ve anayasası uyarınca tarafsızlığa bağlıydı.
Avusturya'nın bugünkü pozisyonları II. Dünya Savaşı'ndan miras kalmış olsa da, tarafsızlık Sovyetler Birliği'nin Avusturya'nın İsviçre tarzı tarafsızlığını talep ettiği Moskova Memorandumu'na kadar sağlanamamıştı.
Avusturya Anayasası, Avusturya topraklarında askeri ittifaklara girilmesini ve yabancı askeri üsler kurulmasını yasaklıyor.
İsviçre
İsviçre'nin tarafsızlığı İkinci Dünya Savaşı öncesine kadar uzanıyor.
Konumunun kökleri, Avrupa'da Otuz Yıl Savaşlarını sona erdiren 1640 Vestfalya Barışına kadar uzanıyor.
Daha sonra, 1789'da Fransa, İsviçre Konfederasyonu topraklarının büyük bir bölümünü işgal etti, ancak 1815'teki Viyana Kongresi, İsviçre Konfederasyonunu yeniden kurdu ve kalıcı tarafsızlığını garanti altına aldı.
İrlanda
Garip görünse de İrlanda'nın tarafsızlık politikası İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana değişmedi.
Avrupa Birliği ve NATO'nun bir parçası olmasına rağmen tarafsızlığını garanti eden özel ayrıcalıklara sahip.
İrlanda, büyük güçler arasında bir savaş çıkması durumunda sınırlarını koruyacağını açıkça belirtti. Bu, aynı zamanda Kuzey İrlanda'nın Birleşik Krallık tarafından yönetilmesiyle ilgili bir durum…
Lihtenştayn
Lihtenştayn, Avusturya ile İsviçre arasında yer almakta olup 1868'den beri kendi ordusuna sahip değil.
Lihtenştayn, II. Dünya Savaşı boyunca tarafsız kaldı ve bugün de tarafsız kalmaya devam ediyor.
Japonya
Japonya'nın tarafsızlığı, "Japon halkının uluslararası anlaşmazlıkları çözme aracı olarak savaştan ve tehditten veya güç kullanımından sonsuza kadar vazgeçtiğini" belirten Anayasasında yer alıyor.
Japonya'nın tarafsız tutumu, Mihver güçlerine katılarak Hiroşima ve Nagazaki'ye atom bombalarının atıldığı II. Dünya Savaşı'nın ardından oluşmuştur.
Ülke, Üçüncü Dünya Savaşı'na katılmayı reddetse de, 2010 tsunami gibi felaketlerde yardımcı olabilecek bir öz savunma gücüne sahip.